Yedi Küçük Oğlak Masalı

Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde şirin mi şirin bir orman içinde şirin mi şirin bir kulübede  Anne keçi ve yedi yavrusu yaşarmış. Anne keçi yavrularını çok sever onlara gözünden bile sakınırmış. Çocuklarının başına bir şey gelmesinden korkar ve onlar sık sık tembihlermiş.
-Benim güzel çocuklarım evde olmadığım zamanlar sakın kapıyı kimseye açmayın. Ormanda yaşayan kötü kalpli kurt benim yokluğumda sizi yemek isteyebilir, sakın ha kimseciklere kapıyı açmayın , dermiş. Küçük oğlaklar ise hep bir ağızdan : -Olur mu anneciğim senin sesini duymazsak senin o güzel beyaz patilerini görmezsek kimseye kapıyı açmayız, derlermiş. Günlerden bir gün anne keçi çocuklarına pazardan yemek almak için evden ayrılmış.Evden ayrılmadan çocuklarını kötü kalpli canavar kurt hakkında tekrar tekrar uyarmış. Anne keçi evden ayrıldıktan kısa bir süre sonra kötü kalpli kurt küçük oğlakların yalnız kaldığını görmüş ve hemencecik kapıya dayanmış.Anne keçiyi taklit ederek: – Benim güzel yavrularım ,benim küçük oğlaklarım pazardan geldim hadi açın annenize kapıyı, demiş.

Küçük oğlaklar hep bir ağızdan: -Sen bizim annemiz değilsin, annemizin sesi incedir seninki ise borazan gibi kalın sana kapıyı açmıyoruz, demişler. Kötü kalpli kurt oğlak yavrularını yemenin zor olacağını anlamış ve hemen eve gidip ses incelten iksirden içmiş ve bir anda sesi incecik olmuş.Oğlak yavrularının kapısını tekrardan çalmış ve Anne keçi taklidi yaparak: -Benim tatlı yavrularım ben geldim, sizlere yemek getirdim açın kapıyı, demiş. Sesi incecik olan Kötü kalpli kurdun sesi Anne keçiye benzese de kapının altından bakan küçük oğlaklar dört siyah ayak görmüşler. Oğlak yavruları hep bir ağızdan: -Sen bizim annemiz gibi ince sesli olabilirsin ama onun ayakları beyaz seninkiler ise kapkara sen annemiz olamazsın , demişler.
Kötü kalpli kurt bu seferde baltayı sağlam taşa vurduğunu anlamış ve yeni planını devreye sokmuş.Tekrardan eve giden kötü kalpli kurt ayaklarını beyaz boya ile boyayıp oğlakların evine gelip onlara tekrardan seslenmiş: -Benim minik oğlakların annelerinin güzelleri kapıyı açın anneniz geldi, demiş .

Küçük oğlaklar anneleri gibi ince sesi duyup kapı altından baktıklarında anneleri gibi beyaz ayakları gördüklerinde annelerin geldiğine ikna olmuşlar ve kapıyı açmışlar.
Küçük oğlak yavrularını oynadığı oyunla kandıran kötü kalpli kurt oğlak yavrularını bir bir yemeye başlamış.Gözü dönmüş canavar kurt kargaşa içinde dolaba saklanmış küçük oğlaklardan birini gözden kaçırmış.yediği altı oğlak fazlasıyla karnını doyurduğundan evden çıkıp bir ağacın altında uykuya dalmış. Pazardan gelen anne keçi evin dağınık halinden kurdun yavrularını yediğini anlamış.Belki kurtulan olmuştur diye seslendiğinde dolaptan kurtulan yavru çıkmış ve olan biteni annesine anlatmış. Annesi çok uzağa gitmemiştir umuduyla kötü canavar kurdu aramaya koyulmuş ki bir ağaç altında uyuduğunu görmüş. Çok sinirlenen anne bir boynuz darbesiyle uyuyan kurdu karnını boydan boya yarmış ve yavrularını sağ salim kurtarmış. Derin uykuda olan kurt uyanmadan da karnına bulduğu tüm taşları doldurup bir güzel iğne iplikle karnını dikmiş.Sonrada köylülere haber vermiş. Uykusunu alan kurt uyandığında ise köylüleri ellerinde silahlarıyla ona doğru yaklaştığını görmüş.Can havliyle kaçarken nehre atlamış. Yüzerek karşıya geçip kurtulmayı düşünüyormuş. Lakin içindeki bir sürü taştan dolayı yüzemeyip nehrin derinliklerine doğru batıp boğulmuş. Kötü kalpli kurt yaptığı kötülüğün cezasını çekmiş. Yedi küçük oğlak masalı burada sona ermiş. Gökten 3 elma düşmüş biri bu masalı anlatanın biri bu masalı dinleyenin biride fedakar anne keçinin başına.

 Bu masalı dinlemek için buraya tıklayın.