Kibritçi Kız Masalı
Masalı Dinlemek İçin Yukardaki videoya Tıklayın
Senenin son gecesiydi. Kar yağıyordu hava çok soğuktu. Bu soğukta küçük bir kız çocuğu yalın ayak yürüyordu. Minik ayakları çok üşümüştü. Eski önlüğünün cebinde bir sürü kibrit vardı. Bir kısmını da elinde tutuyordu. Gün boyu kimse ondan kibrit almamıştı. Kimse beş para vermemişti. Karnı açtı, altın sarısı saçlarına lapa lapa kar yağıyordu.
Bütün evlerin camında rengarenk ışıklar parlıyordu. Öyle ya yılbaşı gecesi diye düşündü küçük kız. Yürüdü ,yürüdü bir köşeye gelince ayaklarını kıvırıp oturdu. Çok üşüyordu. Hiç kibrit satamayıp para kazanamadığı için eve de gidemiyordu. Çünkü babası ona kibritleri satamadığı için çok sinirlenecek belkide onu dövecekti. Minik elleri soğuktan donuyordu. Zaten gitse evde soğuktu.
“Ah! Ah! Küçük bir kibritin ne çok faydası olurdu” şimdi diye düşündü. Demetten bir kibrit alıp duvara sürttü. Kibrit yandı. Ilık parlak bir alevdi. Küçük kız kendisini büyük demir bir sobanın önünde oturuyor sandı. Soba alev alev yanıyordu. Küçük kız ayaklarını da ısıtmak isteyince alev söndü. Elinde kibrit çöpünün kalıntısı ile kaldı öylece. Bir tane kibrit daha yaktı. Şimdide çok güzel bir masa kuruluydu , üzerinde bir sürü yiyecek vardı. Kocaman bir kızarmış kaz masanın üzerinde duruyordu. Ama birden kibrit söndü. Bir kibrit daha yaktı. Şimdide kocaman güzel süslenmiş bir yılbaşı ağacının altında oturuyordu. Bir sürü hediyeler vardı ağacın altında. Ama kibrit yine söndü. Küçük kız bir kibrit daha yaktı. Aydınlığın içinde büyükannesini gördü.
-“Büyükanne beni de senin yanına alır mısın? Biliyorum kibrit sönünce sende kaybolacaksın. Nasıl sıcacık soba, büyük yılbaşı ağacı ve o güzel masa kaybolduysa sende kaybolacaksın” dedi. Bütün kibritlerin hepsini yaktı. Çünkü büyükannesini görmeye devam etmek istiyordu. Kibritler parladı ve gündüz gibi bir aydınlık oldu. Büyükannesi hiç bu kadar güzel olmamıştı. Büyükannesi küçük kızı kollarına aldı aydınlık ve sevinçle gökyüzüne yükseldiler. Orada ne korku ne açlık nede soğuk vardı. Fakat sabahın erken saatlerinde küçük kız yine o köşede oturuyordu. Yanakları kırmızı kırmızıydı. Yüzünde bir tebessüm vardı. Herkesin yılbaşını kutladığı sırada yapayalnız bir şekilde donarak ölmüştü. Elinde bir demet yanmış kibritle küçük kız orada oturuyordu. Sokaktan geçen insanlar kibritçi kızın kendisini ısıtmaya çalıştığını anladılar.
Küçük kızın ne kadar mutlu öldüğünü büyükannesinin yanında yılbaşına girdiğini kimseler bilmedi.
Bir varmış, bir yokmuş masalın yalanı mı olurmuş. O yalan bu yalan fili yuttu bir yılan bu da mı yalan…….
Sevgili Aileler; Bir Masal sitemizin size ve çocuklara faydalı olduğunu umarak masallar seçiyor, beğendiğinizi ve bizi takip ettiğinizi umuyoruz. Bizlere de faydalı olması açısından lütfen yorum bırakmayı unutmayın 🙂
Bir Masal sitemizin uygulamasını artık Akıllı telefonlarınıza yükleyebilirsiniz, Buraya tıklayarak Google Play’den Bir Masal uygulamamızı indirin.
teşekkür ederim