Yaramaz Fare Masalı

Bir zamanlar bir köyde, tedbirli bir çiftçi yaşardı. Ne olur ne olmaz diyerek, arpa, buğday gibi ürünlerinin yarısını ambarında depolamıştı. Fakat yaramaz bir fare ambarın dışarı bakan duvarına delik açtığı için, dışarı sürekli tahıl akıyordu. Fare : ” Gökten yağıyor arkası kesilmez nasıl olsa.” diyerek har vurup harman savuruyordu. Üstüne üstlük bir sürü arkadaşını da çağırmıştı buraya. Ortalıkta ne kadar […]

Read more

Aslan Sarayı Masalı

Ormanlar Kralı Aslan, sarayın oturduğunda bir gün şöyle düşünmüş. “Ben bu ormanların kralıyım. Ama krallığıma bağlı hayvanların çoğunu tanımıyorum. Bir kral olarak onların kim olduklarını ne iş tutup nasıl yaşadıklarını bilmem gerek…” Böyle düşünmüş ve yardımcılarına emir verip hemen o gün tüm hayvanların sarayında toplanmalarını istemiş. Kralın emrini duyan koşup saraya gelmiş. Kaplanlar, gergadanlar, kurt, tavşan ve tilkiler dizilmişler aslanın […]

Read more

Tilki Ozi ile Sincap Munu Masalı

Çok eski zamanlarda, sevgi ülkesinde bir bahçe varmış Bu bahçede bir adam bütün gün sebze yetiştirir, meyve toplar, tavuklarını yemlermiş. Bir gün bu bahçeye bir tilki dadanmış. Bu kurnaz tilki dadanmış. Bu kurnaz tilki Ozi’den başkası değilmiş. Ozi geceleri, adam yatar yatmaz kümese dalıp tavukları kovalarmış. Bu bahçede bir de minicik, sevimli mi sevimli bir sincap yaşarmış. Munu adlı bu […]

Read more

Sinekle Karinca Masalı

Sinekle karınca başlamışlar çekişmeye: “Sen mi daha değerlisin, ben mi?” diye. Ey ulu Zeus, nasıl olur, demiş sinek; Nasıl yerde sürünen aşağılık bir böcek bir tutmaya kalkar kendisiyle beni, gökleri saran havanın kızını? Ben saraylara girer çıkarım; senin sofranda yemek yerim; bir öküz kurban edildi mi sana senden önce ben bakarım tadına. Ben nerde, şu fakir zibidi nerde! Sürte sürükleye […]

Read more

Sabırsız Papağan Masalı

Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde bir anne papağan varmış. Anne papağan son günlerde o kadar mutluymuş ki. Mutluluğunun sebebi 3 tane yavrusunun olmasıymış. Bu yavrular kısa süre önce yumurtadan çıkmışlar. Daha o kadar küçüklermiş ki tüyleri bile tam çıkmamış. Hangi renk olduklarını söylemek bile zormuş. Papağanların yuvaları çok büyük bir ağaçtaymış. Biraz yüksekte bulunuyormuş. Bunun […]

Read more

İki Çocuk ve Şekerleri

Şehrin biraz dışında yaşayan Cem ve Selim çok yakın arkadaşlarmış. Yedikleri, içtikleri ayrı gitmez; birbirlerinden bir an olsun ayrılmazlarmış. Okula beraber gider, aynı sırada oturur, beraber ders çalışırlarmış. Cem ve Selim yine bir gün okuldan çıkıp evlerine giderken yeni açılan şekerci dükkânının önünden geçmişler. Dükkanının vitrininde rengarenk şekerler duruyormuş. Selim, vitrine yaklaşarak, “ Şekerlere bak. Ne kadar güzel görünüyorlar.” Demiş. […]

Read more
1 41 42 43 44 45 54