Bal Arıları
Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde şehrin kalabalığının içinde minik arılar varmış. Minik bal arıları bal zamanı geldiği için yönlerini çiçeklere çevirmişler. Bu sürüde yeni doğan minik bir bal arısı varmış. Her yeni doğan arıya minik bal arısı derlermiş ama yeni doğmuş arılar bile aslında yetişkin arılar kadar olurmuş.
Bal arılarının yaşamlarını sürdürebilmeleri için bal yapmaları lazımmış o yüzden her sene bahar geldiğinde çiçekleri ziyaret ederlermiş. Minik bal arıları bu bahar ilk kez bal yapacaklarmış. Çok heyecanlılar aynı zamanda da korkuyorlarmış. Büyükleri onlara nasıl yapacaklarını anlatmışlar ve beraber çiçeklerdeki nektarları toplamak için çıkmışlar. Bal arıları çiçeklerdeki nektarları toplaya toplaya ilerlemeye başlamışlar. Büyük bir şehirde yaşıyorlarmış bu bal arıları ve sıra caddenin oradaki ciçeklere gelmiş. Bu çiçekler yolun ortasındaymış her iki yanından da arabalar geçiyormuş. Minik bal arıları çiçeklerden nektarin toplamaya başlamış ama her araba ya da otobüs geçtiğinde onun rüzgarından havalanıyor sonra geri çiçeğe konuyorlarmış.
Minik bal arılarından Maya arabaların rüzgarlarından çok etkileniyormuş. Her araba geçtiğinde biraz daha uzağa uçuyor sonra yeniden sürüsünün oraya geliyormuş. Bal arıları ekipler halinde çiçeklerden nektar topluyorlar ve sonra sırasıyla başka çiçeğe geçiyorlarmış. Maya yine bir arabanın rüzgarına takılmış ama bu sefer rüzgar yüzünden çooooook uzaklara uçmuş. Kuvvetli bir rüzgârmış bu. Maya etrafına bir bakmış ki kimse yok! Ekibinden, sürüsünden kimseyi görememiş üstüne üstlük o caddedeki çiçeklerde yokmuş. Maya bambaşka bir caddeye uçmuş rüzgar yüzünden. Minik bal arısı çok korkmuş, ilk kez nektar toplamaya çıktığı bu önemli günde sürüsünü kaybetmiş olmak onu çok üzmüş.
Maya başlamış ağlamaya… Bir yandan ağlıyor ama bir yandan da yeni geldiği caddedeki çiçeklerden nektarin topluyormuş. Daha fazla korkmamak ve belki bu çiçeklere sürüsü gelir diye oradan hiiiiç ayrılmamış Maya. Caddedeki uzuuuun sıra boyuncaki bütün çiçeklerden nektar toplamaya başlamış. Bir yandan ağlıyor bir yandan büyüklerinin ona öğrettiği şekilde nektar topluyormuş. Çünkü bal yapmak onları hem hayatta tutuyor hem de diğer canlılara yarar sağlıyorlarmış. Maya orada tek başına çok süre beklediğini düşünmüş ve artık tamamen kaybolduğunu düşünürken bir bakmış ki uzaklardan sürüsü ona doğru geliyor! Maya uçmuş, uçmuş, uçmuş… Onlara kavuşunca o kadar rahatlamış ki. Hepsi ona neden kaybolduğunu sormuş o da “Arabaların rüzgarlarından dolayı sürekli uçup geri geliyordum yanınıza ama sonra öyle bir rüzgar oldu ki çok uzaklara uçtum ve kendimi burada buldum.
Her yer çok karışık geldiği için burada durdum ve bütün nektarları topladım.” demiş Maya. Sürü lideri, “Maya biz oysaki çok uzakta değildik ama sen iyisin önemli olan bu. Hem aferin sana ya demek tüm nektarları topladın. O zaman yuvamıza gidelim hemen.” demiş sürü lideri ve hep birlikte yuvalarına geri dönmüşler. Bundan sonra minik bal arıları ile caddeye değil de daha ormanlık daha bahçe yerlere gitmeye karar vermişler. Ama bizim minik arılar ve Maya o kadar iyi iş çıkarmışlar ki, bir sürü bal yapmaya yetecek kadar nektar toplamışlar. Hatta ve hatta minik bal arıları artık yeni doğan onlardan da minik olan bal arılarına öğretmeye başlamışlar.
Bu masalı dinlemek için buraya tıklayın.
Sevgili Aileler; Bir Masal sitemizin size ve çocuklara faydalı olduğunu umarak masallar seçiyor, beğendiğinizi ve bizi takip ettiğinizi umuyoruz. Bizlere de faydalı olması açısından lütfen yorum bırakmayı unutmayın 🙂
Bir Masal sitemizin uygulamasını artık Akıllı telefonlarınıza yükleyebilirsiniz, Buraya tıklayarak Google Play’den Bir Masal uygulamamızı indirin.
Masalı yazan : Deniz Altıok. Bu masalın izinsiz kullanılması, kopyalanması ve yayınlanması yasaktır.