Oduncu ve Aslan Masalı
Bir varrmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde kalbur saman içinde… Bundan uzun zaman önce, ülkelerin birinde, bir oduncu varmiş. Ormanlardan odun keserek geçimini sağlarmış. Bu yüzden, herkes onu “Oduncu” diye cağırırmış. Oduncu, her gün baltasını eline alır, ormana gidermiş. Ormanın bir başından vurur, öbür başından çıkarmış. Kesilmesine izin verilen ağaçları kesermiş.
Günün birinde, ormanın en yaşlı ağacını kesmeye başlamış. Oduncu, ağaca baltasıyla pat pat vuruyormuş. Bir yandan da neşeli türküler, maniler söyiüyormuş. Bu sırada ormanlar kralı aslan, oduncuyu görmüş. Yaptığı, işe kendi aklınca bir mana verememiş ve oduncuya: “Senin aklına şaşarım,” demiş. “Neden ey aslan?” “Neden olacak, ben bile bu ağacı deviremem. Bu kocaman ağacı sen nasıl keseceksin?” Oduncu, kendine güveniyormuş: “Ben, senden daha güçlüyüm,” demiş omuzlarını kaldırarak ve de bıyık altından kıs kıs gülerek.
Aslan, oduncunun bu tavrını kralliğına yedirememiş. Sonunda dövüşme teklifinde bulunmuş. Oduncu, hiç çekinmemiş, aslanin teklifini kabul etmiş. Aslan, öyle bir kükremiş ki, ormandaki tüm hayvanlar dehşet içinde yuvalarına kaçmışlar.
Oduncu ise korkudan tir tir titriyormuş. Ama sözünden caymamış. Derken, aslanla güreşe tutuşmuş. Fakat pabucun çok pahalı olduğunu kısa zamanda anlamış. Yorgunluktan kolunu kaldıracak hali kalmamış. Aslana; “Ey kral! Gücümün yarısını biraz önce uyuduğum ırmağın kıyısında unutmuşum, hemen alıp geleyim,” demiş. Aslan da kabul etmiş. Gitmiş bir yerde biraz dinlenip tekrar geri dönmüş. Bir müddet sonra, tekrar dövüşe başlamışlar. Aslanın karşısında iyice yorulan oduncu, bu sefer de çok susadığını söyleyerek izin istemiş. Yine bir yere varmış, bir güzel dinlendikten sonra, geri dönmüş. Derken aslanla tekrar güreşe tutuşmuşlar. Aslan, kuyruğunu adamın yüzüne çarpmasın mi? Zavallı oduncuı yaprak gibi savrulmuş.
Aslan, tam işini bitirecekken, oduncu; “Gücümün büyük kısmını evde unutmuşum, hemen alıp geleyim,” demiş. Aslan: “Haydi git, ben seni bekliyorum.” Oduncu: “Yok, ben senden kuşkuluyum. Aslan: “Gevezeliği bırak. Git ve gücünü ol gel,” demiş kükreyerek. “Olmaz. Ben, sana güvenenmiyorum” “Ne yapmamı istersin?” “Seni şu ağaca bağlayarm, gelir gelmez çözerim,” demiş oduncu. Aslan: “Böyle bir teklif, gururuma dokunuyor. Ama seni önemsemediğimi göstermek için teklifini kabul ediyorum. Haydi, beni ağaca bağla,” demiş.
Oduncu, aslanı kuzu kuzu ağaca bağlamış. Sonra yerden kaptığı bir sopa ile aslana vurmaya başlamış. Uğradığı ihanet karşısında hayrete düşen ormanlar kralı: “Ey insanoğlu! Ya beni hemen öldür ya da serbest bırak. Ama gururumla oynama! Ben buna dayanamam. Tamam, senin güçlü olduğunu kabul ediyorum. Sen beni aklınla yendin.” Fakat oduncu, sopayı hırsla vurdukça vuruyormuş. Bu sırada bir kaplan, oradan geçiyormuş. Kıs kıs gülerek aslana: “Sen, bu durumlara düşecek miydin? Yazıklar olsun sana!” demiş. Aslan, çok ibret verici konuşmuş.. “Sen, sen ol, insanoğlunun tuzagına düşme! Çünkü o aklı ile hepimizin hakkından gelecek kadar güçlüdür.” Oduncu, aslana acımış ve çözüp serbest bırakmış. Kaplan ve aslan, ağaçların arasında peş peşe kaybolup gitrnşier.
O günden sonra bütün hayvanlar, aslana aklıyla yenen oduncuyu saygıyla selamlayıp, önünde eğilirlermiş.. Ölene kadar ormanın asıl kralı oduncu olmuş. Gökten üç elma düşmüş. Üçü de aklını kullananların başına…
Bu masalı dinlemek için buraya tıklayın.
Sevgili Aileler; Bir Masal sitemizin size ve çocuklara faydalı olduğunu umarak masallar seçiyor, beğendiğinizi ve bizi takip ettiğinizi umuyoruz. Bizlere de faydalı olması açısından lütfen yorum bırakmayı unutmayın 🙂
Bir Masal sitemizin uygulamasını artık Akıllı telefonlarınıza yükleyebilirsiniz, Buraya tıklayarak Google Play’den Bir Masal uygulamamızı indirin.
Ders verici ve hayvanları anlatması açısından çocukların ilgisini çeken, yazı dilinin akıcı olması nedeniyle sıkılmadan dinlenen bir masal. .