Uğur Böcekleri

Bir varmış bir yokmuş, zamanın birinde minik mi minik, sevimli mi sevimli mi uğur böcekleri varmış. Bu uğur böcekleri kırmızı renkli siyah benekli çok güzel canlılarmış. Uğur Böcekleri kendi yaşam alanları doğada kimseye zarar vermeden yaşıyorlarmış.

Doğada onlarla yaşayan Osman diye bir çocuk varmış. Osman arkadaşlarıyla hayal kurmayı seven, hep gülen, pozitif düşünen ve en büyük hayali uzaya gitmek olan bir çocukmuş. Osman bu hayali için hep dilek diler, dua eder ve para biriktirirmiş. Yıldız mı kaydı ya da  iki aynı isimli kişileri mi buldu, Osman her fırsatta bu dileğini dilermiş. Artık herkes Osman’ın bu hayalini biliyor ve  kumbarasına para atıyormuş. Osman tatilde nenesi ve dedesinin yanına yaylaya gitmiş.

Akşamları annesi ve babası işten çıkıp geliyor, Osman’da bu tatilde hem doğayla iç içe yaşıyor hem de dedesi ve nenesiyle birlikte çok güzel vakit geçiriyormuş. Hep beraber oyunlar oynuyor, filmler izliyor ve bulmaca çözüyorlarmış aynı zaman da Osman’ın tatil ödevlerini yapmasına yardımcı oluyorlarmış.

Osman bir gün dedesinin bahçesinde bir uğur böceği görmüş. O kadar heyecanlanmış ki hemen onu parmağına almış ve dileğini dilemiş. Çünkü uğur böceklerini görünce dilek dilemesi gerektiğini biliyormuş. Bir gün okul pikniğinde ona bunu arkadaşı söylemiş. Osman’da bunu aklında tutmuş ve her gördüğünde dilek dilermiş. Ertesi gün tekrar görmüş yine dileğini dilemiş. Diğer gün yine görmüş, gözlerini kapatıp usulca dileğini dilemiş. Sonraki gün bir de ne görsün! Bir tane değil birkaç tane görmüş, sonra günler geçtikçe uğur böceklerinin sayısı artmış, bahçede bir sürü bir sürü uğur böceği olmuş. Artık sayamacak kadar çokmuş. Osman her seferinde aynı heyecan ve hevesle gözlerini kapatarak usul usul dileğini diliyormuş.

O hafta sonu anne ve babası da yaylada kalacaklarmış ve Osman hepsine akşama size bir sürprizim var demiş. Yemek yemişler, çaylarını alıp bahçeye oturmaya çıkmışlar. Yayla evinin bahçesi renkli ampüllerle biraz loş olacak şekilde aydınlatılıyormuş. Bahçede otururlarken Osman uğur böceklerini aramaya çıkmış ve bir ışığın altında onları görmüş. O kadar çok varmış ki mutluluktan gözleri dolmuş. Hemen annesini, babasını, dedesini ve nenesini oraya çağırmış. “Şimdi sevgili ailem, sizden bir şey isteyeceğim. Hepimiz önce kafamızı kaldırıp harika uğur böceklerine bakıyoruz, sonra da herkes dilek diliyor. Ama gözlerimiz kapalı ve usul usul söylüyoruz. Bir sürü uğur böceği olduğu için biz de bir suru dilek dileyebiliriz sadece bir şartım var bir dileğiniz benim uzay yolculuğum için olsun.” demiş sırıtarak. Hepsi Osman’ın sözlerine ve uğur böceklerinin müthiş görüntüsüne hayran kalmışlar.

Herkes Osman’a tamam demiş ve parmaklarına bi tane uğur böceğini alarak, gözlerini kapatmışlar ve etraflarında yavaşça dönerek usul usul dileklerini dilemişler. Tabi Osman’ın uzay yolculuğu için de dilek dilemeyi unutmamışlar. Renkli ampüllerin altında minik aile uğur böceklerinin altında dileklerini dilemişler ve sonra birbirlerine kocaman sarılmışlar. Hepsi Osman’ın bir şeyi bu kadar istemesine ve onun için hep dilek dilemesini, dua etmesini takdir etmişler. Anne ve babası hemen bu konuyla ilgili araştırmalara başlamışlar bakalım Osman uzay yolculuğuna çıkabilecek mi? Uğur Böcekleri gerçekten de uğur getirmiş midir onun hayaline?